Oyunlar

Klasik Kitaplar

Kelimeyi girip enter'a basınız

Emine Zola - Nana
veya indir
   Emile Zola, birbirini izleyen yirmi roman yazmış, bunlarla bir ailenin doğal ve toplumsal tarihini ortaya koyan büyük bir bütün oluşturmuştu. Yazarın unutulmaz romanlarından biri olan Nana, yirmi kitaplık bu bütünün içinde tek başına da büyük ilgiyle okunabilmektedir. Nana'da bir orospuyu anlatır Emile Zola. İlk bölümde Nana'nın bir tiyatro oyuncusu olarak yükselişi, ikinci bölümde ise bir orospu olarak düşüşü sergilenir. 1880 yılında ilk basımı 55 bin yapılan bu dev roman, bir gün içinde tükenmiş, bütün Fransa'da büyük olaylar uyandırmıştı. Eleştirmenlerin bir kesimi romanı göklere çıkarırken, bir kesimi de yerin dibine batırmıştı. Roman, baştan sona erkek tutkularının bir şiiri, roman kahramanı Nana ise, yalnızca başarılı bir orospu değil, aynı zamanda insanüstü cinselliğin de bir simgesidir. Beyaz perdeye de, sahneye de uyarlanan bu romanın başkişisi Nana'yı, en yetenekli oyuncular bile romandaki Nana gibi canlandıramamışlardır. Bunun nedeni, Nana'nın, gerçek ve mit, orospu ve canavar, kadın ve tanrıça olarak, benzersiz bir edebiyat yaratısı olmasıdır.

------------------------------------------------------------
Emine Zola - Angelique'in Hülyası
veya indir
Emile Zola'nın Angelique'in Hülyası adlı bu yapıtı yoksul bir kızın arayışını konu alıyor. Acılar içinde kıvranan, kimsesiz ve yoksul bir kızın, yaşama hülyalı bakışı ve tüm hülyalarının bir bir gerçekleşmesini büyük bir beğeniyle okuyacaksınız... Aranan aşk ve mutluluk, zengin bireyle gerçekleşen evlilik... Zola'nın çok aranan bir romanını usta çevirmen Hamdi Varoığlu'nun kaleminden okura ulaştırmanın sevincini yaşıyoruz.





------------------------------------------------------------
Anton Çehov - Besleme
veya indir
    Bir öyküye başlarken, diyelim: duvarda bir tüfeğin asılı olduğunu söylediniz, o tüfek ya öykünün sonunda ya da daha önce kesinlikle ateş almalıdır. - Anton Çehov Çehov, eline geçirdiği boyaları önündeki tuvale hiç düşünmeden, gelişigüzel sürüyor sanırsınız; o boyalar arasında sanki hiçbir bağlantı yok gibidir; ama bir de uzaklaşıp baktınız mı şaşırıverirsiniz: önünüzde parlayan, bir daha aklınızdan çıkmayacak güzellikte bir tablo vardır. - Tolstoy Çehov'un öyküleri, hep bir çekicin vuruşu gibidir. Hepsi de bize içinde yaşadığımız dünyanın aşağılıklarla, bayağılıklarla dolu olduğunu, bunlar durdukça hiçbir namuslu insanın rahat yaşamaya hakkı olmadığını her an hatırlatmaktadır. -Erol Güney Dünyanın en büyük öykü yazan Anton Çehovun bütün öykülerini ardı ardına çıkaracağımız kitaplarla yayımlamaya başlıyoruz. Besleme, bu büyük yazardan bir demet öykü.

------------------------------------------------------------
Anton Çehov - Köylüler
veya indir
    Rus edebiyatında olduğu kadar dünya edebiyatı içinde de çok güzel bir yer tutan Anton Çehov, Türkiye'de de en çok okunan yazarlarda biridir. Özellikle öykü sanatının bu sarsılmaz adamı, hem kısa öykülerinde hem uzun öykülerinde insanın içine işleyen bir canlı anlatıma sahiptir. "Köylüler" onun uzun öykülerinden biridir. Moskova'da çalışırken aniden hastalanması sonucunda köyüne dönen Nikolay Çikildeyev'in köy atmosferi içindeki yaşamı, buradaki ilişkiler olağanüstü bir edebi tad içerisinde seyreder. "Köylüler" den başka, altı kısa öykü daha yer almaktadır bu katapta. Zeki Baştımar'ın Rusça aslından çevirdiği kitabın yeni basımı yapılırken dili yeniden gözden geçirilmiş olarak sunulmuştur

------------------------------------------------------------
Anton Çehov - Vişne Bahçesi
veya indir
    Öyküleri ve piyesleri ile edebiyat dünyasına yepyeni bir soluk getiren, usta yazar Anton Çehov’dan ölümsüz bir tiyatro eseri… Eski şaşalı günler geride kalmış, soylu bir geçmişten gelen Ranevskaya ailesi geçim sıkıntısı içine düşmüştür. Aslında sadece Ranevskayalar değil, bütün Rusya sarsıcı bir değişim geçirmektedir. Aristokrasi zeminini kaybederken yeni bir sınıf türemektedir. Yeni düzene uyum sağlamış olan tüccar Lapahin, ailenin tüm sıkıntılarını sona erdirecek bir “çözüm” bulur: Onca hatırayı yüklenmiş Vişne Bahçesi’nin satışa çıkarılması.



------------------------------------------------------------
Anton Çehov - Tek Perdelik 9 Oyun
veya indir
    Anton Çehov, Rus tiyatrosuna, özellikle de drama, büyük yenilikler getirmiş bir yazardır. Çehov, tek perdelik yalnızca dokuz oyun yazmıştır. Bu oyunların hepsinde de görüleceği üzere, gösterişten uzak yalın bir dille ve ince bir alayla, yaşadığı toplumu ve kişileri ele almıştır. Ayrıca her yerde her zaman rastlanabilecek sıradan insanların sıradan özelliklerinin yanı sıra, eski soyluların yozlaşmış yaşamlarını da gerçekçi, yalın bir anlatımla, her türlü süsten abartıdan arınmış, inandırıcı, etkileyici bir ustalıkla sergilemiştir. Bu nedenle Çehov, kendi ülkesi dışında da kolay anlaşılmış, çok okunmuş, oyunları üst üste sahnelenmiştir.


------------------------------------------------------------
Cengiz Aytmatov - Beyaz Gemi
veya indir
    Masalla gerçeği birleştiren bir eserdir. Geçmişi temsil eden dede ile geleceği temsil eden çocuk arasında dramatik bir ilişki kurarak insan duygu ve düşüncelerine kendine has yorumlar getirilir. Adı eserde hiç geçmeyen çocuğun saf ve temiz dünyasından, hayatın acı ve çıplak gerçeğine uzanan bir roman kurgusu meydana çıkarılır. Aytmatov'un, edebiyat âleminde geniş akisler uyandıran, uzun yıllar tartışılan, verilmek istenen mesajla yaratılan tiplerin büyük bir uyum sağladığı eserlerinden biridir.




------------------------------------------------------------
Cengiz Aytmatov - Cemile
veya indir
    Louis Aragon, “Cemile” için “dünyanın en güzel aşk hikâyesi” ifadesini kullanır. “Ey Alfred de Musset! Kırgız boylarındaki bu ağustos gecesini de otuz yaşında, hayatını ve gücünü hiç kaybetmediğini söyleyebilen bu genci de kıskanmalısın dostum! İşte şimdi burada, Villon’nun, Hugo’nun, Baudelaire’in, Paris’inde; kralların ve devrimlerin Paris’inde; ressamların yüzyıllık Paris’i olmakla övünen her taşı ya bir tarihi ya bir efsaneyi hatırlatan şu Paris’te; Werther, Bérénice, Antoine ve Kleopatra, Manon Lescaut, Education Sentimentale, Dominique, hepsi birdenbire gözümden düşüverdi çünkü ben, “Cemile”yi okudum. Romeo ve Juliet, Paolo ve Francesca, Hernani ve Dona Sol, artık bunların hiçbiri gözümde değil çünkü ben İkinci Dünya Savaşı’nın üçüncü yılının yazında, 1943 yılının o Ağustos gecesinde, Kurkurcu Vadisi’nde bir yerde zahire arabaları ile giden Danyar ve Cemile’ye, bunların hikâyesini anlatan küçük Seyit’e rastladım.” Danyar, durmadan türkülerini söylüyor, sıcak ağustos gecesi de sessiz sessiz ona eşlik ediyordu. Ezginin en gür ve en güzel yerinde Danyar birden türküsünü kesip atlarını dehlemeye başladı. Hemen ardından Cemile’nin de hızla onu takip edeceğini düşünüyordum ama Cemile kımıldamadı bile. Sanki havada asılı kalmış türkünün son melodisini de dinlemek istercesine başını omzuna eğmiş öylece oturuyordu. Danyar uzaklaşıp gidince ikimiz de köye varıncaya kadar ağzımızı açıp tek bir kelime dahi etmedik. Hem konuşacak bir şey de yoktu! Zaten kelimeler her zaman, her şeyi anlatmaya yetmezdi… İnsanın temel meselelerini, aşkını, hasretini, düşüncelerini kısacası insanı anlattı Cengiz Aytmatov. Kökü Manas’tı. Gelenekten geleceğe uzanıyordu düşünceleriyle. Yepyeni ufuklara açılıyordu. Çocukluğunda dinlediği masallar, gençliğinde hasret ve hüzünle eşlik ettiği şarkılar, ozanların yaktığı türküler dünya görüşünün temelini oluşturdu. İnsanların gönlünü kazandı eserleriyle. Dünyanın dört bir tarafında okundu. O, yazılmamış bir tarihin dilini keşfederek sadece insanları ve tabiatı değil, insanın ve tabiatın hâllerini bu dille anlatıyor eserlerinde. Okuyucuyu çeken de onun bu özgün kurgusu ve üslubu oluyor.

------------------------------------------------------------
Cengiz Aytmatov - Dişi Kurdun Rüyaları
veya indir
    Bu kitap, yüz yılımızın önde gelen yazarlarından Cengiz Aytmatov'un büyük yankılar uyandıran son romanıdır. Aytmatov bu romanında iyi-kötü, ilahî adalet ve kader gibi çetin konuları sorgulamaktadır. İnsanın bu ezelî ve ebedî soruları, bir papaz okulu öğrencisinin düşüncelerinde, esrar kaçakçılarının, Kırgız çobanlarının ve kurtların hayat hikâyelerinde irdelenmektedir. İlahî kudretin varlığını sürekli vurgulayan, ama sorumluluğu insanda ve insanların ortak sorumluluğunda arayan çok çarpıcı bir olaylar örgüsü anlatılmaktadır. Dişi Kurdun Rüyaları aynı zamanda çok etkileyici bir 'çevre romanı'dır. Aytmatov'un, kirletilen Kırgız bozkırları ve bozulan tabiat dengesi karşısında haykırışıdır.

------------------------------------------------------------
Cengiz Aytmatov - Toprak Ana
veya indir
    Cengiz Aytmatov, Kırgız edebiyatının en ünlü yazarı. Eserlerini hem Kırgızca, hem de Rusça yazan Aytmatov, anayurdunun topraklarını şiirli bir dille anlatmakta büyük başarı göstermektedir. Toprak Ana'da Kırgızistan'ın sakin köy hayatına İkinci Dünya Savaşı'nın getirdiği değişiklik ve acılar, usta bir kalemle dile getirilmektedir. Romanda, savaş boylarından binlerce kilometre uzaklıkta, dünyayı saran korkunç facia, elle tutulurcasına bir gerçeklik halinde duyurmaktadır kendini. Bu güzel eser Ülkü Tamer'in kalemiyle canlılığından hiç bir şey yitirmeden okuyucuya sunulmaktadır. "Toprak, Toprak Ana göğsüne bastır bizi, dünyanın her köşesindeki insanları besle. anlat onlara, sevgili toprak, anlat onlara."

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Amcanın Rüyası
veya indir
    İhtiyar ve hasta, makyajla kendisini gizlemeye çalışan, eğlence düşkünü bir prens. Asaletine ve parasına sahip olma hırsıyla prensle evlenmeye ya da kızlarını ona vermeye çalışan, bu sayede sosyeteye karışma hayalleri küçük bir kent burjuvazisi. Dostoyevski keskin gözlem gücünü bu sefer Çarlık Rusyası’na yöneltiyor. İnsanların değerlerinin sahip oldukları köylüler ve toprakla ölçüldüğü kıyıcı ortamın canlı eleştirisi!





------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Başkasının Karısı
veya indir
    Ruhsal çözümleme, ünlü Rus yazarı Dosteyevski'in hemen hemen tüm yapıtlarının ana eksenini oluşturur. Başkasının Karısı, Dosteyevski'nin "Kıskançlık" üzerine kurduğu ve onun, ruhsal çözümlemenin ustası olduğunu kanıtlayan uzun öykülerinden biridir. Dostoyevski, kitabın ikinci uzun öyküsü olan Dürüst Hırsız'da ise bir terziyle bir hırsızın insani dramını aktarıyor.






------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Delikanlı
veya indir
    Dostoyevski, Delikanlı’da baba-oğul arasında yaşanan değer çatışması ekseninde, 19. yüzyıl ortası Rus toplumunun geçirdiği ideolojik dönüşümün izini sürüyor. Delikanlı, kadın düşkünü bir toprak sahibinin gayrimeşru çocuğu olan on dokuz yaşındaki Dolgorukiy’in, St. Petersburg’da bir araya geldiği babası Versilov’la yaşadığı çatışmaların anlatısıdır. Baba ve oğlun duygusal, ideolojik ve ahlâki tartışmaları etrafında şekillenen uyuşmazlıklar, Dolgorukiy’in zıtlıklarla dolu yaşam öyküsünü ortaya koyar. Dostoyevski’nin son romanı olan Karamazov Kardeşler’den önce kaleme aldığı Delikanlı, yazarın diğer eserlerindeki felsefi ve politik sorunlardan uzak olmakla birlikte, odağındaki insanlar arası ilişkilerle ve psikolojik incelemelerle öne çıkıyor.

“Dostoyevski’nin tüm büyük romanları bir yana, Delikanlı farklı bir yerde durmaktadır. Büyük sorunları ve çelişkileri tartışmaz yazar burada. Basit, gündelik durumları ve yaygın insani tutkuları kullanarak oluşturulan bu roman, incelikli, gerilim dolu ve nefes kesici bir başyapıttır.” ALEKSANDR SOLJENİTSİN

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Ebedi Koca
veya indir
    Ezeli koca-aşık çekişmesine dayanan, ama bayağı aşk romanlarıyla hiçbir ilintisi olmayan bu yapıt, değindiği her turlu insan sorununa yeni bir ışık getiren usta kalemin üstünlüğünü duyuruyor.








------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Ecinniler
veya indir
    1789 Fransız büyük devrimi, hemen gününden başlayarak bütün dünya toplumlarını etkilemiştir. Bu devrim başka devrimsel niteliklerin de kaynağı olmuştur. İnsanlığın anlağında mutlu geleceğin düşünsel süreçlerini başlatmış, türlü savaşımlara yol açmıştır. Rusya'da sosyalizm, nihilizm ve naronizm hep buradan kaynaklanmıştır. Dostoyevski, Ecinniler'de insanların bu düşün fırtınası önünde nasıl savrulduklarını, nasıl devrimci istenç gösterdiklerini işliyor. Sanırız siyasal romanın ilk örneklerindendir. Dostoyevski listemizin eksiği olan bu romanı kıvançla Metin İlkin'in türkçesinden sunuyoruz.


------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Ev Sahibesi
veya indir
    Romanda olaylar, doktorasını tamamlayan bir gençin ev aramasıyla başlar. Okumaya çok meraklı, kalabalıktan hoşlanmayan duygusal bir yapıya sahip olan Ordinov'u hiç de ummadığı olaylar örgüsü beklemektedir. Hem de ne bekleyiş!.. İlk kez aşkı tanıyan, aradığı insanı bulduğunu sanan genç adam, hazırlanan senaryonun figüranı olduğundan habersizdir. Satranç oyununun bir piyonu olduğunu geçte olsa farkedince bir anda dünyası kararacak hayata küsecektir.




------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Ezilenler
veya indir
    Bir tarafta geçimini makalelerle, gazete yazılarıyla sağlayan, aşkın bir anlamda özveri olduğuna inanan bir genç; diğer tarafta yeni bir dünya kurmayı amaçlarken elindekileri de kaybeden, imkansızın peşinden koşan, daha da kötüsü babasını üzen bir kız. Yoksulluk içinde bir ömür süren, annesini kaybeden, yürekleri yakacak bir şekilde hayata gözlerini yuman bir yavru... Gözünü bürüyen para hırsı için iki gencin geleceğini karartan, entrika, dalavere ve ayak oyunlarını kendine meslek edinen, iki yüzlü, tehlikeli bir tip... Ayakları üzerinde duramayan, kararsızlık içinde kıvranan, labirentteki fare misali koşturan, şıpsevdi bir zavallı... Evet, "Ezilenler", zıtlıkların uyumu, Romantizm’le Realizm’in bir potada eritildiği bir roman. Teori ve pratiğin çok farklı kavramlar olduğunu gözler önüne seren canlı bir örnek. "Ezilenler"i okurken, bir yandan gözleriniz yaşaracak, diğer yandan hayatın acı gerçekleriyle yüzleşeceksiniz. "Ezilenler", her insanın ayrı bir dünya olduğunu gözler önüne seren bir şaheser, sayfaları heyecanla çevireceğiniz bir klasik.

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - İnsancıklar
veya indir
    Usta yazar Dostoyevski’nin ilk kitabı olan İnsancıklar aynı zamanda ilk toplumsal Rus romanı olarak kabul edilir. Karşılıklı mektuplaşmalardan oluşan eser yaşlı bir kâtibin kimsesiz, fakir bir genç kıza olan aşkını ve ona karşı gösterdiği saygınlık mücadelesini anlatıyor. İnsancıklar, sıradan, fakir ve çaresiz insanların yaşamlarını, ilişkilerini ve duygu dünyalarını çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.





------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Kumarbaz
veya indir
    Kumarbaz, Dostoyevski’nin gençlik yıllarını, dramatik aşk ve kumar tutkusunu en yalın hâli ile kaleme aldığı yapıtlarından biridir. Kendisinin de bir dönem kumarla başı dertte olan Dostoyevski, Kumarbaz’da, kendi deneyimlerinden ve gözlemlerinden yola çıkarak, kumar tutkusunu; insanların servetlerini, aşklarını ve onurlarını nasıl kaybettiklerini anlatıyor.






------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Ölü Bir Evden Hatıralar
veya indir
    Dostoyevski'nin canı, gözleri bağlı bir şekilde idam mangasının karşısında vurulmayı beklerken, Çar tarafından son anda bağışlanmış ve cezası hafifletilerek dört yıllık kürek mahkûmiyeti ve peşinden de beş yıllık zorunlu askerî hizmete çevrilmişti. Dostoyevski edebiyat dünyasına bu sürgün yıllarının ardından yazdığı Ezilmiş ve Aşağılanmışlar ve Ölü Bir Evden Hatıralar'la döndü. İnsani derinliği, gözlem gücü ve otobiyografik kökeniyle Ölü Bir Evden Hatıralar Dostoyevski'nin en sıradışı kitaplarından biridir. Sibirya soğuğunda geçen bu cehennemî hikâyeyi Ergin Altay'ın Rusça aslından yaptığı çeviriden okuyacaksınız.


"Modern edebiyatta bundan daha iyi bir kitaba rastlamadım; bu söylediğime Puşkin de dahildir. Dostoyevski'ye ona bayıldığımı söyleyin." Lev Tolstoy, A.N. Strakov'a yazdığı bir mektuptan, 26 Eylül 1880

"Ölü Bir Evden Hatıralar isimli kitabınızı büyük bir zevkle okuyorum. Hamam bölümündeki tasvir Dante'ye yakışacak güzellikte." İvan Turgenyev, Dostoyevski'ye yazdığı bir mektuptan, 26 Aralık 1861

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Öteki
veya indir
    "Kara cüppeli rahip, son kez hepsine seslendikten sonra bir kenara çekildi. İki muhafız mahkumların yanına geldi. Üzerlerine bol gelen geniş kaftanlar giymiş infaz ekibi yerini aldı. Tam o sırada Dostoyevski`nin yüreğini ayağa kaldıran borazanlar çalmaya başladı. Trampetler onlara eşlik etti. Göz ucuyla arkadaşlarına baktı. Hepsi başları önünde, pabuçlarının ucuna bakıyordu. En başta duran Kuzmin hala titriyordu. Dostoyevski en çok ona dikkat ediyordu. Mombelli dirseğiyle dürtünce başını kaldırıd. Ölüm mangası hazırdı."



------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Karamazov Kardeşler (2part)
veya indir
veya indir
 
 Tüm zamanların en başarılı romanları arasında sayılan Karamazov Kardeşler Dostoyevski’nin kaleme aldığı son büyük eseri ve başyapıtıdır.Bencil, paraya ve zevke düşkün Fyodor Pavloviç Karamazov’un esrarengiz ölümü, birbirinden çok farklı karakterlere sahip oğullarının hayatını geri dönüşü olmayacak bir şekilde değiştirmekle kalmayıp tüm Rusya’nın yakından takip ettiği bir davaya dönüşecektir. Dostoyevski, Karamazov Kardeşler’de yazarlık yaşamı boyunca kafa yorduğu hemen bütün temaları işleyerek dev bir esere imza atmış, bu son eseriyle de çok büyük övgüler almış ve kitabın yayımından kısa bir süre sonra ününün doruğundayken hayata veda etmiştir.

 “...Karamazov Kardeşler yaklaşık dört yüz bin sözcükten oluşan bir destandır..” EDWARD HALLETT CARR 

“Hayatta öğrenmek istediğiniz ne varsa hepsini Karamazov Kardeşler’de bulursunuz...” KURT VONNEGUT






------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Yeraltından Notlar
veya indir
    Dostoyevski (1821-1881), sadece Rus değil dünya edebiyatının da temel isimlerinden biri. Yazdığı romanların neredeyse hepsi klasikler arasına girmiş olan bu ünlü yazar, insan iç dünyasını çok iyi yorumlandığı psikolojik yönü ağır eserleriyle dikkat çeker. Rus toplumunu en ince ayrıntısına kadar incelerken evrensel bir bakış açısı getiren Dostoyevski. "Yeraltından Notlar" da insanın iç dünyasından dışarıya gözlemlemeyi yazar. Bireysel ve ruhsal dünyadaki gelişmeleri ve değişmeleri dış şartlar göz önüne alınmadan sadece birey gerçeğinden yola çıkarak çözmeye çalışır. Dostoyevski'yi anlamak için anahtar bir eser olan "Yeraltından Notlar"a aslında insanın kendi içindeki yolculuğu da denilebilir.

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Suç ve Ceza
veya indir
    Ergin Altay çevirisi,Murat Belge'nin önsözü,Philip Rahv'ın sonsözüyle.Yazar ve dönem kronolojisiyle. Düştüğü yoksulluk çıkmazında toplum kurallarının bağından kurtulduğuna inanan bir gencin hikâyesini anlatan Suç ve Ceza ahlâkın anlamını sorgular.Dostoyevski'nin yazın hayatının olgunluk döneminde kaleme aldığı Suç ve Ceza, Raskolnikov adlı gencin ahlâki hesaplaşması üzerinde yükselir: Raskolnikov öldürmeyi planladığı tefeciden aldığı parayı hayırlı bir amaç için kullanırsa, işlediği suçun doğasını kalıcı biçimde değiştirebilir mi? Hırsızlık ve cinayet gibi suçlar, "yüce amaç"larla işlenmesi durumunda cezasız kalabilir ve vicdanın yükünden kurtulabilir mi? Dostoyevski'nin en çok okunan romanı olan Suç ve Ceza, yayımlandığı günden bu yana insan ideallerini ahlâki ve felsefi sorularla sınamaya devam ediyor.
"Aşkı ilk defa yaşamak gibi, denizi ilk defa görmek gibi, Dostoyevski'yi keşfetmek de insanın hayatında önemli bir tarihtir." -Jorge Luis Borges-
"İnsanoğlunun kurtarıcısı olabilirdi. O, gardiyanı olmayı seçti." -Sigmund Freud-

------------------------------------------------------------
Dostoyevski - Bir Garip Kişinin Düşü
veya indir
Ben bir garip kişiyim. Şimdi, bana deli diyorlar. Eskisi kadar "garip" görünmekte devam etseydim, bu benim için aşamalı bir biçim ilerleme olacaktı.









------------------------------------------------------------
Guy de Maupassant - Pierre ve Jean
veya indir
Bu kitabın hazırlanmasında Pierre ve Jean’ın MEB Fransız Klasikleri dizisinde yayınlanan ilk baskısı temel alınmış ve çeviri dili günümüz Türkçe’sine uyarlanmıştır.









------------------------------------------------------------
Guy de Maupassant - Jules Amcam
veya indir
Bu kitabın hazırlanmasında, Guy de Mauppassant'ın M.E.B. Fransız Klasikleri dizisinde yayınlanan “Seçme Hikâyeler I” adlı yapıtının birinci baskısı temel alınmış ve çeviri dili günümüz Türkçesine uyarlanmıştır.








------------------------------------------------------------
Honore De Balzac - Bilinmeyen Şaheser
veya indir
Olağanüstü... Balzac’ın, gerçekliğin sonsuz arayışı içindeki ressamı, sonunda kapkara bir belirsizliğin ortasında buluyor kendini. O kadar çok gerçeklik var ki, insan hepsini kucaklayayım derken karanlıkta buluyor kendini... Pablo Picasso Balzac, en ünlü yapıtlarından biri olan Gizli Başyapıt’ta, kusursuzluğu arayan ressam Frenhofer’in olağandışı öyküsünü anlatır. Başyapıtının üstünde tam on yıl çalışan bu 17. yüzyıl ressamı, resmi bitirdikten sonra iki genç hayranına gösterir. Okuru, dünya edebiyatının en çarpıcı sürprizlerinden biri beklemektedir. Gizli Başyapıt yalnızca Picasso’yu değil, Cézanne gibi bir ressamı, Henry James gibi bir yazarı, Jacques Rivette gibi bir sinema ustasını da derinden etkilemiş bir efsane öykü. Ressam Frenhofer’in çılgınlığı, belki de tüm sanatçıların çılgınlığı. Bu öykü, bir anlamda modern sanatın öyküsü.

------------------------------------------------------------
Honore De Balzac - Top oynayan Kedi Mağazası
veya indir
Bu kitabın hazırlanmasında Top Oynayan Kedi Mağazası'nın (La Maison du chat-qui-pelote) M.E.B. Fransız Klasikleri dizisindeki 1. baskısı temel alınmış ve çeviri dili günümüz Türkçesine uyarlanmıştır.








------------------------------------------------------------
Herman Melville - Katip Bartleby
veya indir
“Yapmamayı tercih ederim.” On dokuzuncu yüzyıl ortalarında, Wall Street’teki bir hukuk bürosunda çalışan az rastlanır kişilikteki bir kâtibin ağzından çıkan ve onun hayat felsefesini dile getiren bu ünlü cümle, o günden beri tekrarlanıp duruyor. Kâtip Bartleby, kendisine verilen görevleri yapmamayı tercih ettiğini söyleyerek çalışmanın sınırlarını pasif direnişle çizen bir öncü. İşini son derece kusursuz yapsa da günün birinde ‘çalışmamayı tercih eden’ Bartleby, hukuk bürosunun sahibi avukatın ağzından anlatılıyor. Kâtibinin inadıyla başa çıkamayan avukat, kapitalizmin kalesinde, devasa binaların duvarlarına bakan masasında, sadece çalışmayı değil yaşamayı da durduran, hiçbir işe yaramayan bu adamdan kurtulmak ister, sonunda akıl ve mantık dışı bir çözüme yönelir. Bartleby’nin hikâyesi, bireyin toplum kurallarına karşı tavrını yansıttığı kadar özgür irade ve determinizm konularına da bir pencere açıyor. Kendini dünyadan soyutlayan, özgürlüğünden taviz vermeyen Bartleby canının istemediği hiçbir şeyi yapmazken kâtibinin çalışmaması karşısında ona hem acıyan hem de öfkelenen avukatın bu direnişe gerekli tepkiyi göstermemesi şaşırtıcı ve düşündürücü. Kafka’dan Albert Camus’ye kadar önemli yazarlara esin kaynağı olan Kâtip Bartleby, absürd edebiyatın öncülerinden ve Amerikan edebiyatının kült yapıtlarından. “Bartleby, paravanın arkasında oturduğu yerden son derece yumuşak, ama kararlı bir sesle, ‘Yapmamayı tercih ederim,’ dediğinde yaşadığım şaşkınlığı, yo, dehşeti bir düşünün.”

------------------------------------------------------------
Herman Melville - Benito Cereno
veya indir
Benito Cereno, her şeyin ortasında bir yapıtı. Karmaşık. Bu dilemmayı çözmek için şu tanıtlardan faydalanabiliriz: Melville’in bu romanı –novella da denilebilir- pre-modern roman devrinde çağcıl romanın ilk işaretlerini verirken, yine post-modern izleğe de-onun bugünkü tanımına çok önceden bulaşarak - yaklaşıyor. Ayrıca psikolojik betimlemelerin de en güzel ilk örneklerinden. Bunları söylediğimizde sanırız karmaşa biraz daha azalıyor. Biraz daha kolaylaştıralım işimizi: Köle yüklü iki gemi bir koyun girişinde karşılaşır. Adı Benito Cereno olmayan geminin kaptanı diğerine geçer. Ziyaret amacıyla. Gemideki, herkes siyahtır . Beyaz bir kaç insan arar. Bulur. Kaptanı soruşturur. Ama bir türlü ulaşamaz ona. Romanın sonuna doğru bu ziyareti gerçekleştiren Kaptan Alaso olup bitenin kendi zihninin içinde gerçekleştiğini düşünmeye başlar. Sürpriz bir son beklemektedir kendini.

------------------------------------------------------------
Herman Hesse - Knulp
veya indir
Tüm yaşamı yollarda geçen ve yine yollarda sona eren bir göçebenin hikayesi Knulp. Canının çektiği yere "konan", ama çok duramayıp yine "uçan" bir özgür ruhun kısacık destanı. Hermann Hesse'ye göre, Knulp gibi figürlerin "kimseye yararı dokunmasa da, yararı dokunan kimilerine oranla çok daha az zararı dokunur. Knulp gibi yetenekli ve hayat dolu insanlar, yaşadıkları çevrede kendilerine yer bulamıyorlarsa, bunda onlar kadar çevreleri de suçludur." Hesse, tıpkı Knulp gibi, uzun yürüyüşlere çıkmaktan ve doğayla baş başa kalmaktan hoşlanan biriydi. Bu anlamda onun ruhunun uçarı yanını da simgeleyen kitap, bu öykülere ek olarak, Hesse'nin ölümünden sonra gün ışığına çıkan iki fragmanı da içeriyor. Hesse'nin ilk dönem düzyazıları içinde ışıldayan küçük bir mücevher Knulp.

------------------------------------------------------------
Johann Wolfgang Goethe - Faust
veya indir
Goethe'nin Faust'u, büyülü güçler elde etmek ve bilinmeyenleri öğrenmek için ruhunu Mephistopheles adındaki şeytana satan gezgin hokkabazın öyküsünü anlatır. Eski bir Alman masalının oldukça uç bir uyarlanışı olan Faust'u yazmak altmış yıl sürdü. Bunun sonucunda Goethe yaşamı boyunca kafasını kurcalayan tüm sorulara -ahlak yasalarından mitolojiye kadar- bu büyük dramatik ve şiirsel yapıtta yer vermeyi başardı. Faust yazarın tüm ahlaksal ve sanatsal gelişiminin capcanlı bir belgeselidir.




------------------------------------------------------------
Johann Wolfgang Goethe - Genç Werther'in Acıları
veya indir
Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşadığı mutsuz ilişkiden yola çıkmıştı. Edebiyat dünyasına, karşılıksız aşkıyla intihara sürüklenen "Romantik kahraman"ı armağan eden bu büyüleyici mektup-roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okuyucuları mıknatıs gibi kendine çekmişti. Almanya'da bütün gençliği etkisi altına alan romanın, birçok intihara neden olduğu, Werther'in giydiği mavi frak, sarı yelek ve çizmelerin döneminde moda yarattığı, Napoléon'un bile kitabı sürekli yanında taşıdığı söylenir. Son derece duyarlı ve tutkulu bir genç ressam olan Werther'in, düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan Genç Werther'in Acıları, edebiyatta akılcılığın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır.

------------------------------------------------------------
Johann Wolfgang Goethe - Iphigenie Tauris'te
veya indir
Iphigenie Tauris'te Euripides’in aynı isimli oyununun Goethe tarafından uyarlanmasıdır.Bu ve benzer kitaplar 1940 li yıllarda Milli Eğirim Bakanlığı önderliğinde Türkçeye çevrilmiştir. Takip eden açıklama dönemin bakanına aittir... "Hümanizma ruhunu anlama ve duymada ilk aşama, insan varlığının en somut anlatımı olan sanat yapıtlarının benimsenmesidir. Sanat dalları içinde edebiyat, bu anlatımın düşünce öğeleri en zengin olanıdır. Bunun içindir ki bir ulusun, diğer ulusların edebiyatlarını kendi dilinde, daha doğrusu kendi düşüncesinde yinelemesi; zekâ ve anlama gücünü o yapıtlar oranında artırması, canlandırması ve yeniden yaratması demektir. İşte çeviri etkinliğini, biz, bu bakımdan önemli ve uygarlık davamız için etkili saymaktayız. Zekâsının her yüzünü bu türlü yapıtların her türlüsüne döndürebilmiş uluslarda düşüncenin en silinmez aracı olan yazı ve onun mimarisi demek olan edebiyatın, bütün kitlenin ruhuna kadar işleyen ve sinen bir etkisi vardır. Bu etkinin birey ve toplum üzerinde aynı olması, zamanda ve mekânda bütün sınırları delip aşacak bir sağlamlık ve yaygınlığı gösterir. Hangi ulusun kitaplığı bu yönde zenginse o ulus, uygarlık dünyasında daha yüksek bir düşünce düzeyinde demektir. Bu bakımdan çeviri etkinliğini sistemli ve dikkatli bir biçimde yönetmek, onun genişlemesine, ilerlemesine hizmet etmektir. Bu yolda bilgi ve emeklerini esirgemeyen Türk aydınlarına şükran duyuyorum. Onların çabalarıyla beş yıl içinde, hiç değilse, devlet eliyle yüz ciltlik, özel girişimlerin çabası ve yine devletin yardımıyla, onun dört beş katı büyük olmak üzere zengin bir çeviri kitaplığımız olacaktır. Özellikle Türk dilinin bu emeklerden elde edeceği büyük yararı düşünüp de şimdiden çeviri etkinliğine yakın ilgi ve sevgi duymamak, hiçbir Türk okurunun elinde değildir. 23 Haziran 1941. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel"

------------------------------------------------------------
Karl Marx - Ücretli Emek ve Sermaye
veya indir
Emeğin değeri ile, önceleri eğer kısır bir döngü içine giriyorduysak, şimdi de tam anlamıyla içinden çıkılmaz bir çelişki içine düşmüş bulunuyoruz. Emeğin değerini aradık ve bize gerekli olandan fazlasını bulduk. İşçi için, oniki saatlik emeğin değeri üç marktır, kapitalist için ise, altı marktır, ki bunun üçünü ücret olarak işçiye öder, üçünü de kendisi için cebe atar. Öyleyse emeğin bir değil iki değeri, üstelik de birbirinden çok farklı iki değeri olmalıydı! Para olarak ifade edilen değerleri emek-zamanına indirgediğimiz anda, çelişki daha da saçma bir durum alıyor. Oniki saatlik çalışma sırasında, altı marklık yeni bir değer yaratılmıştır. Böylece, altı saatte üç mark — işçinin oniki saatlik emek karşılığı aldığı toplam. Oniki saatlik emek karşılığında, işçi, buna eş bir değer olarak, altı saatlik emek ürünü elde etmektedir. Şu halde, ya emeğin biri ötekinin iki katı olan iki değeri vardır, ya da oniki altıya eşittir! Her durumda da tam bir saçmalığa varılmaktadır. F. Engels, Sunuş

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - Hacı Murat
veya indir
Murat Belge’nin dizi yayın yönetmenliğinde, Leyla Soykut çevirisi, Azar Nafisi’nin önsözüyle, Nancy Dworsky’nin sonsözüyle, Yazar ve dönem kronolojisiyle. Tolstoy’un ölümünden bir sene sonra basılan son romanı Hacı Murat, hem savaş ve siyasetin doğası hem de iki farklı kültür ve dünya arasına sıkışıp kalmak hakkında bir hikâye. Tolstoy, gerçek olaylardan esinlenerek yazdığı bu romanda, Rus İmparatorluğu’na karşı kanının son damlasına kadar kahramanca savaşmış Çeçen isyancı Hacı Murat’ın hikâyesini anlatır. Çeçen lideri Şeyh Şamil’le anlaşmazlığa düştükten sonra Rusların tarafına geçen Murat, çok geçmeden her iki tarafın da güvenini kaybettiğini fark eder. Ruslar tarafından önce sıcak bir karşılama görse de, hemen sonrasında casus olduğu şüphesiyle hapse atılır. Karısı ve oğlunun Çeçenlerin eline düşüğünü öğrendiğindeyse, her şeyi göze alarak ailesini kurtarmak üzere yollara düşer. Ortak bir amaç için savaşan iki adamı karşı karşıya getiren bu mücadele dolu hikâye, yüzyıllar öncesinden bugüne uzanan siyasi sorunların doğasına da ışık tutuyor.

 “Tolstoy olmasaydı, edebiyat, çobanı olmayan bir sürü, içinden çıkılamaz bir kördüğüm olurdu.” ANTON ÇEHOV

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - Sevgi Neredeyse Tanrı Oradadır
veya indir
Bu kitap, Tolstoy’un ömrünün son 25 yılında yazdığı Sevgi Neredeyse Tanrı Oradadır, Polikuşka, Üç Ölüm, Asuri Hükümdarı Asarhadon, İlyas, Küçükler Büyüklerden Akıllı Çıktı, Tavuk Yumurtası Büyüklüğündeki Tohum adlı öykülerden oluşmaktadır. "Sanat zenginlerin, aydınların elinde bir imtiyaz olmaktan kurtulmalı, insanların birbiriyle kaynaşmasına, iyilik, hakikat, aşk yolunda yürümelerine yardım etmelidir." anlayışıyla yazılmış öyküler, Tolstoy’un kötülüğe iyilikle karşı koymayı ve ruhun kurtuluşunu her şeyden üstün tutmayı ileri süren felsefesinin ürünleridir. Kemale İmanova’nın Rusça aslından çevirisiyle...

 “Yazılarımın kahramanı, ruhumun bütün gücüyle sevdiğim kahraman, her zaman güzel olan, her zaman da güzel kalacak kahraman, gerçektir.” Tolstoy

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - Çocukluk
veya indir
Tolstoy’un yirmili yaşlarında yazdığı Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik yazarın yayımlanan ilk eseri ve en otobiyografik kitabıdır. Tolstoy Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik’te kendi hayatından hareketle, varlıklı bir ailenin oğlu olan Nikolenka’nın iç dünyasını keşfe çıkıyor. Küçük yaştan itibaren büyüyüp gelişmesine tanık olduğumuz kahramanın özel öğretmeniyle, sevgili annesiyle, soğuk ve mesafeli babasıyla, kardeşleriyle ilişkisini okurken, geri planda kişiliğinin nasıl şekillenip ortaya çıktığını görüyoruz. Arkadaşlarıyla geçirdiği zamanlardan, hayallerinden, imkân ve engellerinden söz ederken, Nikolenka gerçekte dünyayı anlama çabasını paylaşıyor. Genç bir yazarın ilk romanı olmasına rağmen karakter çizimlerindeki titizlik ve detay zenginliği, anlatımdaki duygu yoğunluğu Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik’e sıra dışı bir başarı kazandırmıştır.

 “Bir duygunun kendine has niteliğini ve tadını dile getirmede, bugüne kadar Tolstoy’u geçebilen hiçbir yazar olmamıştır.” ISAIAH BERLIN

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - Diriliş
veya indir
"Katyuşa'yı görünce Nehlyudov'un içinde eski duyguları uyanmıştı. Beyaz önlüğüyle yeniden görmek onu heyecanlandırıyordu. Ayak seslerini, konuşmasını, gülümsemesini bir çeşit sevinçle dinliyordu. Dağ eriği siyahi gözlerine, hele de gülümsediği zaman, bir çeşit şefkat duymadan bakamıyordu. Hepsinden öte karşılaştıkları zaman yüzünün kızarması, mahcup olmadan hatırlayabileceği bir şey değildi. Aşık olduğunu hissediyordu. Ama bu, aşkın bir sır olduğuna inandığı, aşkını kendine bile itiraf etmediği ve insanın yalnız bir kez aşık olabileceğine inandığı zamana ait bir aşk değlidi. Aşık olduğunun farkındaydı. Bundan memnunluk duyuyordu. Ve kendisinden saklamaya çalışsa bile bu aşkın ne olduğunu ve nerelere götürebeliceğini çok iyi biliyordu. Herkeste olduğu gibi Nehlyudov'da da iki kişilik vardı. Biri tüm insanlık ve kendisi için mutluluğu isteyen temiz bir ruh, diğeri yalnızca kendi tatmini peşinde koşan, bunun için dünyanın geri kalanını fedâ edebilecek olan hayvan tarafıydı."

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - Efendi ile Uşağı
veya indir
Tolstoy’un hikâyelerinin bu ilk cildinde, yazarın farklı dönemlerinde kaleme aldığı üç önemli hikâyesini okuyacaksınız. Hikâyelerin üçünde de kar yağıyor. En erken tarihli olan Tipi (1856) ölüm korkusu, hayatta kalmak ve hatırlamak hakkında. 1861’de yazılmış olan Polikuşka’nın temelinde Tolstoy’un Brüksel’deyken duyduğu köy hayatıyla ilgili gerçek bir olay yatıyor. Efendi ile Uşağı (1895) ise, insanların birbirine muhtaç olmaları, eşitlik ve kendini ve ötekini keşfetmek üzerine bir başyapıt. Bu üç hikâyeyi, Mehmet Özgül’ün Rusça asıllarından yaptığı çeviri ve Richard Gustafson’un Efendi ile Uşağı hakkındaki güçlü incelemesiyle sunuyoruz. "Tolstoy konusunda da senden tamamen farklı düşünüyorum. Tolstoy muhteşem bir yazar. Hiçbir zaman anlayışsız değil, aptal değil, yorulmak nedir bilmiyor, bilgiçlik taslamıyor, teatralliğe düşmüyor. Diğerlerinden çok daha üstün." James Joyce’un, kardeşi Stanislaus’a yazdığı bir mektuptan, 18 Eylül 1905

------------------------------------------------------------
Lev N. Tolstoy - İnsan Ne ile Yaşar?
veya indir
Yüce yaratıcı, insanları birbirinden ayrı ayrı yaşamalarını değil de birlik halinde yaşamalarını istediğinden fert olarak kendi ihtiyaçlarını değil de birbirlerinin ihtiyaçlarını görebilecek güçler bahsetmiştir insanoğluna.Tanrı , görevi olmasına karşın yeni doğum yapmış bir annenin ruhunu, acıma duygusuna yenik düştüğü için ialamadan dönen ölüm meleğini üç şey öğrenmesi için insan suretine büründürerek dünyaya gönderir: 'İnsanın içinde ne barındığını öğren' 'İnsana neyin verilmediğini öğren' ve 'İnsanın ne ile yaşadığını öğren'Bu üç bilgiyi edindiğinde, yani insanı tanıdığında melek yartıcısının sonsuz merhametini de öğrendiği için tekrar göğe yükselir.

------------------------------------------------------------
Nikolay Gogol - Bir Delinin Hatıra Defteri
veya indir
Bir Delinin Hatıra Defteri’nde, Nikolay Gogol’ün birbirinden çarpıcı beş öyküsü yer alıyor. Gogol, öykülerinde içinde yaşadığı Rus toplumunun genel yapısını ve bireylerini büyük bir dikkatle tahlil ederken çocukluğunun köy hayatına ve o günlerde tanıdığı Kazak kültürüne de özel bir yer ayırıyor. Sıradan kişilerin günlük hayatlarının zaman zaman mizahi zaman zaman öfkeye varan bir duyguyla anlatıldığı “Bir Mayıs Gecesi veya Suda Boğulan Kız”, “Neva Bulvarı”, “Bir Delinin Hatıra Defteri”, “Burun” ve “Palto” dünya edebiyatını derinden etkileyen öyküler olarak da ayrıca dikkate değerdir. “Hepimiz Gogol’ün ‘Palto’sundan çıktık.” Fyodor Dostoyevski

 “Gogol’ün ‘Palto’da sergilediği sanat, paralel doğruların kesişmekle de kalmayıp solucan gibi kıvrılabileceklerine, karmakarışık hale gelebileceklerine işaret eder; kendi kendimizle vardığımız fizik ötesi uzlaşımların da var olmadığı Gogol’ün dünyasında, bütün bunlar gayet tabii şekilde olup biter.” Vladimir Nabokov

------------------------------------------------------------
Puşkin - Dubrovski
veya indir
Rus edebiyatının kurucularından ve en büyük isimlerinden biri olarak görülen Aleksandr Puşkin, 1837 yılında bir düello sonucu vakitsiz ölünce, yapıtları yarıda kalmıştı: Haksızlık karşısında isyan eden ama aşk karşısında boyun eğen romantik kahramanıyla Dubrovski de son döneminde yazdığı, ölümünden sonra basılan bu yapıtlardan biriydi.Puşkin, Çarlık Rusyası'ndaki büyük çiftlik sahiplerinin kaprisli ve hırslı ilişkilerini, toprağa bağlı köylülerin birer mal gibi alınıp satılabildiği koşullarını ve malikâne sahiplerini tedirgin eden köylü ayaklanmalarını ele alır. Ayaklanmanın önderliğini, soylu ve subay olmasına rağmen adalet için insanlarıyla birlikte Robin Hood'vari bir "zenginden alıp yoksula verme" düzeneği kuran Dubrovski'ye vermesiyle yazar, dönemine göre ilerici yanını da göstermiştir.

------------------------------------------------------------
Puşkin - Küçük Tragedyalar
veya indir
'Rusların gözünde Puşkin bir tansıktır. (...) O günden bu yana sağlam çatısı hiç sallanmayan, çağdaş bir öğrencinin, bir şoförün, bir yazarın ya da bir mühendisin aynı kolaylıkla benimsediği bir dile son biçimini vermiştir. Romantik sanatla çağımız duyarlığı arasında kurulmuş kusursuz bir denge; yazınsal'ı destekleyecek sonsuz bir biçem çeşitliliği; en sıradan gündelik konuşmayı sürekli olarak şiirle besleyen ve böylelikle nerdeyse günlük yaşamı şiir katına yükselten yücelten bir dil.'




------------------------------------------------------------
Thomas Mann - Değişen Kafalar
veya indir
Thomas Mann'ın 1940'ta Stockholm'de yayımladığı Değişen Kafalar, XII. yüzyıldan kalma bir Hint efsanesine değişik bir açıdan yaklaşıyor. Şridaman ile Nanda, farklı kastlardan gelmelerine, zihnen ve fiziki olarak birbirlerinden çok farklı olmalarına rağmen, ayrılmaz iki dosttur. Şridaman, Brahman soyuna dayanan tüccar bir aileye mensup narin yüzlü, çelimsizdir; Nanda ise demircilik yapan, inek güden güçlü ve yakışıklı bir gençtir. Birbirlerini tamamlayan bu iki gencin dostluğu, güzel Sita'yla karşılaşmalarıyla yeni bir boyut kazanır. Şridaman ve Sita evlenir. Ancak Sita'nın, seçimiyle ilgili pişmanlıkları vardır. Hayatları, Sita'nın ailesine birlikte yaptıkları bir yolculukta geçen olaylarla çok ilginç bir biçimde yön değiştirir. Thomas Mann, Değişen Kafalar ile çok nadir bir olaya, kültürlerarası etkileşime neden olur. Hint efsanesinden yola çıkan Mann'ın romanı, Hint oyun yazarı Giris Karnad'ın ödüllü oyunu Hayava­dana'yı esinler. Mann eserinde, kelimenin tam anlamıyla mitolojik bir Hint fantezisi yaratmıştır. Doğu ve Batı, zihin ve beden, dostluk ve aşk, erotizm ve ruhsal uyum gibi motifler üzerine çok şey söyleyen Değişen Kafalar, mitolojik ve fantastik bir öykü.
------------------------------------------------------------
Wilbur Smith - Büyücüler Kralı
veya indir
Taita, çok sevgili kraliçesi Lotris'in ölümünden sonra, mumyalama ritüelini yerine getirir ve kraliçesini görkemli bir cenaze töreniyle gömer. Yaşadığı acı ve ıstırapla başbaşa kalmak istediğinden her şeyden elini eteğini çekerek Afrika çöllerinin en uzak köşelerinden birinde yaşamaya başlar. Sonunda, büyük kederini büyücülüğün gizemlerini incelemeye adar. Zamanla olağan üstü güçlere sahip olur ve Büyücüler Kralı olarak anılmaya başlar. Mısır'ı üzerine çöken kötülük bulutlarından kurtarmaya çağrıldığında, artık çektiği acı ve ıstırabın kutsal bir amacı olduğuna inanmaktadır.


------------------------------------------------------------
Wilbur Smith - Fillerin Şarkısı
veya indir
Afrika için yaşayan, Afrika'yı sevdiren dev yazarın son romanı da beklenmedik heyecanlarla dolu..." -NEW YORK TIMES










------------------------------------------------------------
H. De Balzac - Vadideki Zambak
veya indir
Vadideki Zambak, ilk yayımlanışında (1836) beklenen ilgiyi görmemiş, Balzac’ın en az satan kitaplarından biri olmuştu. Oysa yazar, üzerinde en çok çalıştığı, en kusursuz, en büyük romanlarından birini yarattığı kanısındaydı. Zaman Balzac’ı haklı çıkardı: Vadideki Zambak, yazarın en sevilen, en çok okunan romanlarından biri oldu. Bu roman, on dokuzuncu yüzyıl Fransız yazınının iki büyük yöneliminin: Romantizm ile gerçekçilik akımının kavşak noktasında ortaya çıkar ve dünyanın en ünlü aşk romanlarından biri olarak gerçek yerini alır. Balzac, ‘aşk’ a derin bir gerçeklik kazandırırken, çağının toplumsal olgularını ve koşullarını yansıtmaya da büyük özen gösterir. Bu büyük yazarın baş yapıtlarından bir olan Vadideki Zambak’ı, değerli yazarımız Tahsin Yücel’in Türkçesiyle sunuyoruz.

------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder